Orta Sayfa’da bugünden itibaren yeni bir köşemiz daha var. Sıkı takipçilerim bilir, eskiden beri izlediğim filmleri, popüler ya da tam tersi kimsenin fark etmediği dizileri, okuduğum kitapları ve hatta tanık olduğum durumları, içinde yer aldığım sohbetleri dahi paylaşmayı severim.
Yeter ki paylaşmaya değer göreyim. Bir üretim çağında yaşıyoruz. Nasıl desem, her şeyden çok var. Çok film, çok kitap, çok haber, çok bilgi vs.
Sizler de gayet iyi biliyorsunuz ki bu çokluğun içinde bize gerçekten iyi gelecek olan azdır. Çokluğun çoğu değersiz ve gereksiz işlerden oluşmakta. Haliyle elenmesi gerekiyor ki iyiye yer açılsın zihnimizde ve ruhumuzda.
Bu köşenin amacı tam da bu işte. Uzun analizlerden ziyade ki yeri geldikçe onu da yapmaya devam edeceğim, son dönemde okuduğum ve izlediklerimden size kısa bilgiler sunmak ve naçizane önerilerde bulunmak niyetim.
Herkesin zamanı kıymetli. Umudum önerilerimin köşenin takipçileri için zaman içinde bir değer ifade ederek, iyi işlerle buluşturup, değersiz işlerden uzak tutarak bir nebze olsun yaşamı ve sanatı desteklemek.